Cilt Bakımı etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Cilt Bakımı etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

2 Temmuz 2012 Pazartesi

doğum sonrası çatlakları için krem ve masaj yağı tarifi


suna-dumankayaHerbalist ve güzellik uzmanı Suna Dumankaya anne olmuş her kadın için büyük sıkıntı haline gelen doğum sonrası çatlakları için krem ve masaj yağı tarifi verdi.
Herkesin evinde kolaylıkla hazırlayıp uygulayabileceği mucize karışım şu şekilde hazırlanıyor.
Suna Dumankaya doğum çatlakları tedavisi için krem
Doğum sonrası ciltte oluşan çatlaklardan kurtulmak için cildinizi sıkılaştırmanız gerekir. Bunun için ;
İki kahve fincanı badem yağını,
Bir adet orta boy limonun suyunu
30 gram aloevera jelini herhangi bir kapta karıştırın.
Hazırlanan bu mucize krem, problemli cilt bölgesi temizlendikten sonra, her gün hafif masaj ile sürülüp cilde yedirilir. Bu krem cildi sıkılaştırdığı için çatlakların oluşmasına engel olacaktır.

İlgili yazılar:

  1. Suna Dumankaya Doğum Çatlaklarını Yok Etme
  2. Suna dumankaya doğal kırışık giderici krem yapımı
  3. Suna dumankaya'dan cilt lekelerine Mucize iksir
  4. Suna Dumankaya Sivilce İzleri için Krem Tarifi
  5. Suna Dumankaya Kuru Ciltler için Maske
  6. Suna Dumankaya Stres için Bitkisel Yağ
  7. Suna Dumankaya Cilt Bakımı İçin Mucize Bilgiler Verdi
  8. Suna Dumankaya Kuru Ciltler için Duş Jeli
  9. lekeleri gidermek için losyon – Suna dumankaya
  10. suna dumankaya'dan Sivilce izlerinden kurtulmak için maske
  11. suna dumankaya dizkapağındaki nasırlar için doğal tedavi
  12. cilt lekelerine doğal çözümler Suna dumankaya
  13. Kepekli saçlar için maske – Suna dumankaya
  14. Suna Dumankaya Elleri Yumuşatan Bitkisel Kür
  15. Suna dumankaya Koltuk Altı için Bitkisel Deodorant Tarifi
  16. Suna Dumankaya topuk çatlaklarını yok eden doğal tarifi anlattı.
  17. Suna Dumankaya El Bakım Kremi
  18. Suna Dumankaya Saç Bakımı için Bitkisel Kür
  19. Suna Dumankaya Kırışıklıklar için Masaj Yağı
  20. Suna Dumankaya Kan yapıcı doğal içecek
  21. suna dumankaya regl dönemi sivilcelerinden kurtulmak için
  22. Suna Dumankaya Yorgun Ciltler için Maske
  23. Suna Dumankaya’dan her cilde uygun sıkılaştırıcı maske
  24. Suna Dumankaya Göz Altı Torbaları için Çözüm
  25. Suna Dumankaya Selülit için Masaj Yağı
  26. Suna Dumankaya Geçmeyen Cilt Lekeleri için Öneriler
  27. Suna Dumankaya Çatlaklar için Nemlendirici Tarifi
  28. Suna Dumankaya kilo almak isteyen bayanlar için doğal destek önerisini anlattı.
  29. suna dumankaya sivilce izleri için bakla içi maskesi
  30. Suna Dumankaya Ayak Mantarı için Bitkisel Çözüm
[ ... ]

30 Ekim 2010 Cumartesi

Cildinizin düşmanlarını biliyor musunuz?



 Cildinizin düşmanlarını biliyor musunuz?
 Cildinizin düşmanlarını biliyor musunuz?

 Cildinizin düşmanlarını biliyor musunuz?Cilt bakımı kadar beslenme de genç ve güzel bir cilde sahip olmamızda çok önemlidir.

Cilt bakımı kadar beslenme de genç ve güzel bir cilde sahip olmamızda oldukça önemlidir.
Güzel ve sağlıklı bir cilt için aşağıdaki besinlere dikkat…
Şeker: Şeker hücrelerin gereksinim duyduğu besinleri çalan bir maddedir.Basit şekerler ciltte renk dengesizliklerine sebep olur ve yüzdeki kızarıkların,kahverengi lekelerin başlıca sebebi de şekerdir.Kalsiyum ve diğer minerallerin basit şekerler yüzünden tükenmesi vücudunuzda doku kaybına,bunun sonucu olarak da sarkık,gevşek bir cilde sahip olmanıza sebep olur.

Yağlar: Bilim adamlarına göre yaşlanmanın en büyük sebebi insan vücudundaki yağların oksidasyonudur. Kötü yağlardan uzak durmak cilt sağlığı için gereklidir. ( kırmızı et, mayonez, çikolata, çörekler, patates cipsi, fıstık ezmesi, margarin, fast-food ürünler.) Ancak beslenme programımızdan yağları tamamen çıkartmak da cildimiz için yapılacak en büyük kötülüklerden biridir.Cildin iyi yağlara ihtiyacı vardır( zeytinyağı,soya yağı,fındık,balık.)
Sigara: Sigara cildin oksijenlenmesini %30 azaltır ve cildi olması gerekenden %40 daha inceltir.Tüm bunlar cildin gevşemesi,sarkması ve kırışmasına neden olur.
Alkol: Alkol vücudu susuz bırakır ve B vitaminlerini çalar.B vitamini saç ve tırnakları güçlendiren,cildin ışıltılı ve temiz olmasını sağlayan bir vitamindir.
Kafein: Kafein cildi susuz bırakarak ve stres hormonlarının salgılanmasını arttırarak cildin kurumasına ve erken yaşlanmasına neden olur.
Güneş: Güneşin UV ışınları cildin üst tabakasına nüfus ettiğinde yaşlanmadan sorumlu olan serbest radikal üretimi artar,yeni hücre üretimi ve vücuttaki C vitamini stoku azalır.Bunun sonucu olarak ciltte lekeler, kırışıklıklar, pürüzlenmeler, kalınlaşmalar ve kılcal damar hassaslaşması görülür.
Uyku Pozisyonu: Yüzükoyun uyuma ciltte sarkma,kırışıklık ve torbalanmalara neden olur.
Yo-yo Diyetler: Hızlı kilo verdiren diyetler cildin en büyük düşmanlarından biridir.Kilo alındığında cilt gerilir;kilo verildiğinde ise eski haline dönemez,sarkar.
Stres: Aşırı stres durumunda kortizol denilen hormon yüksek düzeyde salgılanır:Kortizol erken yaşlanma hormonu olarak bilinmektedir.
Kaynak:Leyditurk.com

8756496351544292938 5567121760027057995?l=www.ciltvemakyaj Cildinizin düşmanlarını biliyor musunuz?

 Cildinizin düşmanlarını biliyor musunuz?

Popularity: unranked [?]

sponsorlu bağlantılar

Bu yazılarda ilginizi çekebilir

[ ... ]

26 Ekim 2010 Salı

ŞEMS ASLAN CİLT BAKIMI VE GÜZELLİK ÖNERİLERİ



%C5%9EEMS+ASLAN+C%C4%B0LT+BAKIMI ŞEMS ASLAN CİLT BAKIMI VE GÜZELLİK ÖNERİLERİ

ŞEMS ASLAN MASKETLERİ 1
Uluslararası güzellik ve cilt uzmanı Şems Aslan, Himalayalı kadınların lekeli ve sarkmış ciltler için kullandıkları, cilt bakım maskesinin tarifini verdi.
GEREKLİ MALZEMELER :
* 1 yemek kaşığı hazır boza ,
* 1 yumurta sarısı ,
* 1 damla limon suyu ,
* yarım çay kaşığı susam yağı ,
*Bir tutam papatya ,
HAZIRLANIŞI VE KULLANIM ŞEKLİ :Tüm malzemeleri cam bir kabın içinde iyice karıştırıp, temiz cildinize uygulayın 15-20 dakika bekletip ılık suyla cildinizi yıkayın.
ŞEMS ASLAN MASKELERİ 2
bu tariflerden bir tanesi de evde, nemlendirici,sıkılaştırıcı ve gözaltı morluklarına faydalı özelliklere sahip meyveli sabun yapımı oldu. bu faydalı ve doğal sabunun yapımı ve faydaları şu şekilde:
GEREKLİ MALZEMELER:
*2 tane portakalın suyu,
* portakal kabuğu rendesi ,
*1/4 çocuk sabunu rendesi,
*2 çay kaşığı zeytinyağı ,
*2 yemek kaşığı yulaf,
* 150 ml. su ,
HAZIRLANIŞI VE KULLANIM ŞEKLİ : tüm malzemeyi bir tencerenin içine alın ve sürekli karıştırarak kaynatın. kaynadıktan sonra ocaktan alıp 10 dakika kadar sıcaklığının çıkmasını bekleyip ,bir kalıbın içine dökün. donduktan sonra tüm vücutta ve çocuklarda rahatlıkla kullnabilirsiniz.
FAYDALARI: cildi nemlendirir.sıkılaştırır.özellikle ergenlik dönemi sivilcelerinin lekelerini yok etmekte de çok faydalar sağlar. Yaz mevsiminde,portakal yerine bal kabağı kullanabilirsiniz.
4188364429692302232 4033197188725198174?l=bitkimarket.blogspot ŞEMS ASLAN CİLT BAKIMI VE GÜZELLİK ÖNERİLERİ

 ŞEMS ASLAN CİLT BAKIMI VE GÜZELLİK ÖNERİLERİ
 ŞEMS ASLAN CİLT BAKIMI VE GÜZELLİK ÖNERİLERİ

 ŞEMS ASLAN CİLT BAKIMI VE GÜZELLİK ÖNERİLERİ

Popularity: unranked [?]

sponsorlu bağlantılar

Bu yazılarda ilginizi çekebilir

[ ... ]

Feidun Kunaktan CİLT ÇATLAKLARINA DOĞAL ÇÖZÜM




Cilt çatlaklarını önlemenin ve oluşan çatlakları en az seviyeye indirmenin doğal yolu, Dr Feidun Kunaktan geldi. Feridun Kunakın önerisi için :
GEREKLİ MALZEMELER :
* Kakao yağı,
* Jojoba yağı,
* Kayısı yağı,
* Fındık yağı,
* Badem yağı,
* Menekşe yağı,
* Gliserin ,
HAZIRLANIŞI VE KULLANIM ŞEKLİ : Tüm yağları, eşit miktarda karıştırın. Çatlak oluşmuş olan bölgeya, çimdikleyerek ve hafifçe sıkarak, kan akışı sağlayın. Hazırlamış olduğumuz, bitkisel yağ karışımını, masaj yaparak, cildinize iyice yedirein. Bir gün sonra duşa girin ve yıkanırken ,yağ sürdüğünüz bölgelere masaj yaparak üsteki ölü derinin atılmasını sağlayın.1 ay süresince hergün düzenli olarak uyguladığınızda, vucudunuzda bulunan çatlaklarda, gözle görülür oranda azalma olduğunu farkedeceksiniz.

Popularity: unranked [?]

sponsorlu bağlantılar

Bu yazılarda ilginizi çekebilir

[ ... ]

Yaşlanma etkilerini azaltmak için güneş koruyucu kullanın Cilt bakımı, Osman Müftüoğlu, Sağlık



g%C3%BCne%C5%9Flen Yaşlanma etkilerini azaltmak için güneş koruyucu kullanın Cilt bakımı, Osman Müftüoğlu, SağlıkYaşlanma etkilerini azaltmak için her yeni güne başlarken güneş koruyucu krem kullanmayı ihmal etmemelisiniz.

Unutmayın ki en değerli giysiniz cildiniz…

Eğer eviniz güneş alıyorsa, evde olsanız bile, güneşten korunmalısınız. Pencere camını UV korumalı filtre içeren camlar ile değiştirilebilirsiniz.

Güneşten gelen zararlı ışınları süzme görevini yerine getiremeyen ozon tabakasındaki delinme sebebi ile güneş artık daha zarar vermeye başladı.

SPF (Sun protection factor =güneş koruma faktörü) arttıkça ürünün cildi güneşten koruma etkisi de artar. Cildiniz normalde 20 dakikada yanıyorsa SPF 15 ile 300 dakikada (5 saat) yanarsınız.

Popularity: unranked [?]

sponsorlu bağlantılar

Bu yazılarda ilginizi çekebilir

[ ... ]

Gözenekli Ciltler için Maske Suna Dumankaya



cilek-maskesi1Güzellik uzmanı Suna Dumankaya iri gözeneklerin olduğu cilt tipleri için bu gözenekleri yok eden maskesinin tarifini verdi. Maske kullanımı ile gözeneklerinizi küçültebilirsiniz.

Malzemeler: 3 tane çilek, 1 çorba kaşığı süt, 1 tatlı kaşığı kadar polen tozu.

Hazırlanışı: Çilekleri ezdikten sonra diğer malzemeler ile karıştırın. Cildinize uyguladıktan sonra 20 dakika bekleyin. Her hafta 1 defa uygularsanız cildinizdeki gözeneklerin küçüldüğünü fark edeceksiniz.

Popularity: unranked [?]

sponsorlu bağlantılar

Bu yazılarda ilginizi çekebilir

[ ... ]

25 Ekim 2010 Pazartesi

Cilt için doğru topuk boyu seçmek



 Cilt için doğru topuk boyu seçmek
 Cilt için doğru topuk boyu seçmek

dogru topuk secin Cilt için doğru topuk boyu seçmekKimileri yüksek topuklular üzerinde salınmaya bayılıyor, kimileri ise o şık babetleriyle, kendisini balerinler kadar zarif hissettirmekte!

Oysa işin uzmanları meseleye çok farklı açıdan bakıyor ve “Ya ideal topuk boyunu ya da ayak sorunlarını kabullenin” diye söylüyor.
Erkekler, en rahatsızı, yeni alındığında biraz burundan sıkan o dümdüz, ortopedik ayakkabılarıyla ayak, bilek, başparmak ve hatta bel ağrılarından uzak bir yaşam sürerken; biz kadınlar, incecik çivilerin ya da bir kâğıttan bile düz tabanların üzerinde cambazlık yapmaya çalışmaktayız. Ancak işin kötüsü biz güzellik uğruna acılara, ağrılara katlanmayı kabul etsek de, vücudumuz buna kocaman bir “hayır” diyor ve zaman içinde çıkardığı ciddi sorunlarla, eninde sonunda bunu bize duyuruyor. Peki, ne yapmalı, hangi durumda, hangi topuk boyunu tercih etmeliyiz? Bu soruların yanıtını İsveç Ayak Sağlığı Merkezi’nden Podiatri Uzmanı Özgül İşgör’den aldık…
Ayaklar da, parmak izi gibi kişiye özel!
Yüksek topukların anatomimize nasıl zararlar verdiğini anlamak için, öncelikle ayaklarımızın nasıl bir yapıya sahip olduğunu iyice anlamak gerekiyor. Ellerdekilere kıyasla pek de fazla işlevi olmayan 5 parmak ve bir de topuktan oluşan ayaklarımız oldukça basit görünseler de, aslında son derece karmaşık bir yapıya sahipler. Ayaklarımız, birbirine yaklaşık 30 eklemle bağlı, 26 küçük kemikten oluşuyor.

Ayak parmakları ve tarak kemiklerinin yapısı, ayağın şeklinde çok büyük öneme sahip. Bu şekil hemen herkeste farklı ve bu nedenle birkaç numarayla sınırlandırsak bile, herkesin ayağı birbirinden çok farklı karakteristik özelliklere sahip. Uzmanlar ayak tiplerini parmak boylarına bakarak kabaca sınıflandırıyor.

Buna göre, ilk üç ayak parmağı boyunun eşit olduğu ayaklar ‘Roma tipi ayak’, ikinci parmağın belirgin bir şekilde uzun olduğu ‘Grek tipi ayak’ ve başparmağın en uzun olduğu ‘Mısır tipi ayak’ olarak tanımlanıyor. Fakat elbette, hangi tip olursa olsun, günlük koşuşturmaların bütün yükünü ayaklar çekiyor ve bu nedenle ayak sağlığına dikkat etmek, çok büyük önem taşıyor. Bunun da ilk kuralı, doğru ayakkabıyı seçmekten geçiyor. Uzmanlar, doğru ayakkabı seçiminde, mutlaka dikkat edilmesi gereken noktaları ise şu şekilde sıralıyor:
- Ayakkabıları günün sonunda satın alın. Ayaklarınız gün boyu biraz şişer ve büyür. Sabah saatlerinde alacağınız ayakkabı, ileride gün ortasından itibaren sizi rahatsız edecektir.
- Ayakkabı, parmaklarınıza ve ayağınızın ön tarafına tam uyduğu gibi topuğunuza da tam oturmalıdır.
- Alacağınız ayakkabının sadece sağ ya da sol tekini değil, her ikisini de deneyin.
- İdeal ölçüde bir ayakkabının burnu ile en uzun parmağınız arasında biraz mesafe olmalıdır ve burun kısmı parmaklarınızı rahatça oynatmanıza izin vermelidir.
- Ayakkabıyı deneyip hiç yerinizden kalkmadan çıkarmayın. Bir süre mağaza içinde dolaşın.
- Eğer ayakkabı sıkıyorsa “zamanla açılır” sözlerine inanmayın ve onları satın almayın.
Ayakkabıların karnesi
Yüksek ve sivri burunlu: Topuğunun 3.5 pont yani 5 cm.’den yüksek ve burnunun sivri olması ayak sağlığını ciddi şekilde tehdit ediyor. Bu tür ayakkabılar sürekli giyildiğinde hem ayak hem de diz ve bel sorunlarına yol açıyor.
Ortopedik: Ayak kavisine uyumlu, parmaklara, tabana ve topuğa herhangi bir baskı uygulamayan bu tip sandaletler, ayak sağlığını korumak için son derece ideal. Sıklıkla topuklu ayakkabı giyenlerin uygun zamanlarda bu tip sandaletlerle ayak sağlıklarını korumaya
çalışmaları gerekiyor.
Spor ayakkabılar: Spor ayakkabılar ayak anatomisine son derece uygun olarak üretiliyor ve bu nedenle ayak sağlığını koruyorlar. Ancak burada da dikkat edilmesi gereken nokta, yapılan spora uygun ayakkabı seçilmesi. Yani asla tenis ayakkabılarıyla koşuya çıkmamak gerekiyor.
Babet: Bugünlerde çok moda olsa da, çok düz babetler de ayak sağlığına zarar verebiliyor. Ortopedik olmadıkları için ayak kavisinde düzleşmeye yol açabiliyor, ayak bileklerini zorlayıp, bacaklardaki kan dolaşımını engelleyebiliyorlar. Ayrıca pek çok uzmana göre bu ayakkabılar vücut duruşunu bozdukları için bel ağrılarının da sebebi.
Topuklu da sakıncalı, çok düz de…
Yüksek topukların kadınları olduklarından daha ince ve daha zarif gösterdiği bir gerçek. Hatta pek çok giysi, altında yüksek topuklu bir çift ayakkabı olmadan şıklığının büyük bölümünü kaybeder; bu da gerçek. Ancak ne yazık ki, ortopedistler ve podiatri (ayak sağlığı) uzmanları bu konuda güzelliğine düşkün kadınlarla hem fikir değil. Onlara göre ideal topuk boyu maksimum 3.5 pont yani 5 cm. olmalı. Çünkü topuk yükseldikçe ayak tarağının maruz kaldığı basınç artıyor. Ayrıca pek çok yüksek topuklu ayakkabı sivri burunlara sahip, bu da parmakları doğal olmayan üçgenimsi bir şekle girmeye zorluyor ve onların yapılarına da zarar veriyor.
Tüm bunlar başparmak kenarında kemik çıkması, tabanda nasır ve tırnak batması gibi sorunlara neden oluyor. Ayrıca yüksek topuklar diz eklemi ve bel sağlığını da tehdit ediyor. Sürekli yüksek topuklu ayakkabı giyen kadınlar, diz ve bel ağrılarına daha fazla maruz kalıyor.
Peki ya platform topuklu ayakkabılar?
Bunlar ayağı, ön kısmı düz, sadece topuğu yüksek ayakkabılar kadar zorlamıyorlar. Ancak bugünlerde, neredeyse 20 cm.’ye varan modellerinin moda olduğu platform topuklar, ciddi bir ayak burkulması riskini de beraberinde getiriyorlar. Ayrıca bu ağır ayakkabılarla uzun süre dolaşmak yine eklem sorunlarına ve bacak ağrılarına yol açabiliyor.
Tıpkı çok yüksek topuklular gibi çok düz topuklu ayakkabılar da, vücudun doğal duruşunu bozuyorlar. Ortopedik yapıda olmayan bu ayakkabılar ayak kavisinde düşmelere, taban sorunlarına yol açıyor. Vücudun bu ayakkabılar nedeniyle aldığı yanlış duruş şekli, ayak bileği, bacak ve bel ağrılarına zemin hazırlayabiliyor.
İdeal topuk boyunun ne olduğuna gelince; uzmanların bu konudaki önerisi ortalama 2-5 cm. arası. Ayrıca bu ayakkabıların ortopedik özellikte ve burnu yuvarlak tipte olması da ayak sağlığı için gerekiyor. Peki ya siz topuklulardan vazgeçemiyorsanız? Bu durumda, “hiç değilse dolgu topukluları tercih edin” diyor ortopedistler. Bu öneriyi de hafife alanlara son söyleyecekleri şeyse şu: “Mutlaka ince ve yüksek topuklu ayakkabı giymek istiyorsanız, o zaman bunlarla mümkün olduğu kadar az hareket edin, çantanızdan spor ayakkabılarınızı eksik etmeyin ve uzun süre yürümeniz gerekirse, ayakkabılarınızı hemen değiştiri!”.
Kaynak:Formsante.com.tr

8756496351544292938 649851016188999351?l=www.ciltvemakyaj Cilt için doğru topuk boyu seçmek

 Cilt için doğru topuk boyu seçmek

Popularity: unranked [?]

sponsorlu bağlantılar

Bu yazılarda ilginizi çekebilir

[ ... ]